Fevzi'nin Yeri - Datça

 

Datça'ya son bir kaç yıldır gelmek, bizim için tutkulu bir şekilde yerine getirilmesi gereken bir adet haline geldi. Datça'ya ilk geldiğim günden beri o güzel havasını solumak, bana tarifi imkansız bir huzur vermekle kalmıyor aynı zamanda başka yerlerin bende oluşturmuş olduğu benzer etkileri sıfıra indiriyor. Buraya gelmek, havasını solumak tüm dertlerden uzaklaşmak için yetiyor, yaşadığımı hissediyorum. Boşuna dememişler, "Tanrı uzun yaşamasını istediği kullarını Datça'ya bırakırmış."

Datça'yı anlatmakla bitiremem ama o kadar da sevilmesini istemem, ne bileyim bir Bodrum veya Marmaris olmasını asla istemem, oralar sizin olsun, Datça bana kalsın, ne olur bozulmasın buralar, otobanlar yapılmasın, gelişmesin yollar. Bol yıldızlı otel sahipleri uğramasın buralara, bir yatırım fırsatına dönüşmesin bu sakin yerler...İkoncanların boy gösterme yeri olmasın o güzel koylar...


 Nereden başlasam bilmem...Yüzyıllardır bu topraklarda neredeyse kendiliğinden yetişen çeşit çeşit  badem ağaçlarını mı, dağlarında yetişen binbir çeşit çiçekten faydalanan arıların ürettiği o leziz balını mı anlatsam bilemiyorum. Yoksa birbirinden güzel bakir büklerini mi...Bir tarafının Ege Denizi, diğer tarafının Akdeniz oluşu, ve bunların birleştiği yarımada ucunu mu…Pazarlarda köylüler tarafından satılan doğal zeytinyağını mı...En iyisi fazla anlatmayayım...


Datça’da bir akşam özel bir yemek yemek isteyenler için bir mekan tanıtılması istense kuşkusuz Fevzi’nin Yeri’ni tek geçerim.

Burada yalnızca lezzetli balık seçenekleriyle karşılaşmıyorsunuz, aynı zamanda Datça’ya özgü otlardan yapılmış enteresan mezeleri tatma imkanı buluyorsunuz, bana göre bu mekanı farklı kılan da birbirinden farklı ve lezzetli olan ve başka yerlerde bulunması çok zor olan mezeler.

Mekana gittiğimizde konuşkan genç bir garson bizi karşıladı ve sipariş alırken; “Nasıl bir akşam düşünüyoruz: meze ağırlıklı mı, balık ağırlıklı mı?” diye sorması ve menüde yer alan meze ve arasıcakları detaylı bir şekilde anlatarak tanıtması oldukça hoşumuza gitti.

Başlangıç olarak aldığımız balık çorbası çok lezzetliydi..



Ardından gelen ot mezeleri birer gastronomi harikası bence, buraya sırf bu mezeleri yemek için gelinebilir…Aşağıda yer alan mezeler sipariş ettiğimiz sadece bir kaçı..

Cevizli zeytin ezmesi, kaya koruğu, pirinçli midye, kapari filizi...











Arasıcak olarak söylediğimiz sübye güveç bir o kadar enteresan ve güzel..


sübye güveç (sübyenin ne olduğunu artık siz araştırın..)
 



Ardından birçok balık seçeneği arasından daha önce hiç yememiş olduğum "lambuka" söyledik. Sonradan öğrendiğime göre çok lezzetli bir balık olmamasına rağmen ızgarada güzel, olması gerektiği gibi pişirilmişti.




Yorumlar

Popüler Yayınlar